Sayfalar

25 Temmuz 2015 Cumartesi

Sevgiden Daha Önemli Olan Duygu; Güven!

Yazmayalı ne kadar uzun zaman olmuş! Sonunda kendimi buraya atabildim. Her ne kadar çok yazmak istesem de yazmayı istediğim konuları toparlayamadım ya da o an yazdıklarımı beğenmedim silip geçtim.

Bu kadar fazla uzun aranın bir nedeni de aslında eski bilgisayarımın çökmüş olması. Uzun bir sürede yeni bir bilgisayar alamayınca ara böyle uzamış oldu.

Bugün bir forum sitesinde -sadece kadınların bulunduğu geniş, güzel bir forum sitesi- bir ihanet konusu üzerine yazma ihtiyacı duydum. Daha doğrusu içimdekileri dökme ihtiyacı...
Aldatılma meselesiydi konu. Bir bara giden eş ve orada yaşadıkları aldatılma sayılır mı sayılmaz mı kadın ne yapmalı tarzında konuşulan bir ortam vardı. Bu konu bana yazma isteği uyandırdı. O sitede takıldığım süreçte çoğunlukla insanların derdini paylaştığı kısım olan konular daha çok ilgimi çekti her zaman ve onları okudum sürekli, okumaya da devam ediyorum. 

Ancak gördüklerim karşısında o kadar büyük hayal kırıklıklarına ve garip duygulara kapılıyorum ki anlatamam. Erkeklere karşı -aslında herkese karşı bir parça güvensizliğim vardır- olan güvensizliğimi kat ve kat arttıdı üstüne bir de evlilik ile ilgili düşüncelerimi, beklentilerime format attı. Tamam bir peri masalı sonu gibi her zaman mutlu bir hayat hayal etmiyordum ama evliliklerin, erkeklerin bu kadar sorunlu olduğunu da düşünmemiştim. 

Konuların yarısını erkeklerin ihanetleri, evliliklerde geçen sorunlar oluşturuyor. Haliyle her zaman onları okuyorum. Erkeklerin yaptıkları karşısında da güvensizliğim artıyor. 
Eşinin yüzüne karşı başka kadınların güzelliğinden bahseden, başka kadınlarla ilişkisi olan, internette birileriyle tanışan, barlara vs. gidip iğrenç durumlara düşen erkekleri gördükçe kendime ''aldatmayan, gözü dışarı kaymayan, adam gibi sevip eşinden başkasını gözü görmeyen erkek kaldı mı?'' sorusunu sorar oldum. Cevabıysa hayır oldu her seferinde. Tabi ki adam gibi adamlarda vardır lakin istisna onlar, istisnalarda kaideyi bozmuyor haliyle. 

Evliliklerde ise sıradanlaşma (bu kaçınılmaz son, kabul ediyorum), eşlerin bir evde farklı iki hayat yaşaması, klasik Türk erkeği gibi göbek kaşıyarak televizyon izleyen son derece ilgisiz kocalar, iki kişinin evliliğinin içerisinde kendini bulan kaynanalar, görümceler, eltiler, evde eşi ve çocuğu olduğu halde kendisine yeni heyecan arayıp yaşanan aldatmalardan (hem kadın hem de erkek için geçerli. Kadınlarda aldatabiliyor sonuçta), karısını döven erkeklerle (!) geçen hayatlar. Puff yazarken bile daraldım!! 

Sonuç mu? 
Erkeklere olan güvenim bu forum sayfası sayesinde sıfırlandı, evlilikten beklentilerim dibe çöktü. İleride nasıl bir hayat yaşarım, yalnız mı olurum, ailemle mi olurum kafama taş düşer de evlenir miyim bilmiyorum. Ama bu güvensizlikle ne kadar sağlıklı bir hayat kurarım kendime bilmiyorum. Zira ciddi anlamda erkeklere olan tüm güvenimi kaybettim...
Ve en kötüsü de ne biliyor musunuz? Güven sevgiden çok daha önemlidir. Güvensiz bir sevgi nereye kadar ileri gidebilir ki. Bu yüzden erkek milletiii (tabi ayrıca güveni boşa harcayan kadın milleti) size sesleniyorum size güvenen insanların güvenini boşa harcamayın, dürüst olun ama yinede güvenen insanı güvendiğine pişman etmeyin. 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder